Ana içeriğe atla

"İSTANBUL'A GELMEK İÇİN SABIRSIZLANIYORUZ" / SEAFRET RÖPORTAJI


(Click here to read this interview in English)


Vokalde Jack Sedman ve gitarda Harry Draper'dan oluşan İngiliz ikili Seafret, Türkiye'deki ilk performansları için, Garanti Caz Yeşili konserleri kapsamında 1 Mart'ta Salon İKSV'de olacak.

Game of Thrones'un Arya'sı Maisie Williams'ın yer aldığı "Oceans" klibi Youtube'da 22 milyondan fazla izlenen grubun gitaristi Harry Draper ile İstanbul konserleri öncesi sohbet ettik:

"Seafret" adını nasıl seçtiniz?

Aslında başlangıçta uzun süre bir ismimiz olmadı. Sadece Jack ve Harry olarak müzik yaptık ama bunun değişmesini gerektiğini biliyorduk. 

Seafret ortaya çıkan ilk isim önerilerinden biriydi. İkimizde deniz kenarında büyüğümüz için "sea", "fret" ise gitardan geliyor. ("fret" telli müzik aletlerinde yer alan perde anlamına geliyor)

Bir kaç kez kendi içimizde bu kelimeyi tekrar edip içselleştirdikten sonra, kullanmaya karar verdik. İnsanlar da sevdiler sanırım.

Nasıl bir araya gelip müzik yapmaya karar verdiniz?

İlk karşılaşmamız, yaşadığımız şehirde düzenlenen bir açık mikrofon gecesindeydi. Jack ilk kez insanların karşısında performans sergiliyordu ve ben de babamın country grubunda banjo çalmak üzere oradaydım. Jack'in sesini duyduğumda çok etkilendim ve yanına gidiğ bir ara beraber çalmalıyız dedim. İşin bu noktalara geleceğini hiç tahmin etmemiştik!

Bir müzisyen olarak İngiltere'de yaşamanın avantaj ve dezavantajları neler?

Bence burada yaşamak muhteşem. Müzik atmosferi inanılmaz ve ilham verici. Farklı ülkelere seyahat etmek de çok kolay. Ama çok yağmur yağıyor..

İlk albümünüz "Tell Me It's Real" in üzerinden bir sene geçti. Aldığınız tepkiler ne yönde? Kayıt süreci hakkında neler söyleyebilirsin?

Tepkiler çok olumlu. Üzerinden bir sene geçmesine rağmen, yeni keşif ettiklerini ve çok sevdiklerini söyleyen insanlar var. Bu inanılmaz bir his.

Şarkıları yazıp stüdyoda kayıtlarını tamamlamak 2 yılın üzerinde bir zaman aldı. Tüm vaktimizi buna ayırdık ve insanların beğenisine sunmadan önce her şeyin içimize sinmesi için çok çalıştık. "Hepsi bu, bitti" dediğimiz korkunç bir andı aslında.

Game of Thrones'da "Arya Stark" karakterine hayat veren oyuncu Maisie Williams, Oceans'ın videosunda yer aldı. Bu fikir nasıl oluştu?

Yönetmenimiz Johnathon Entwistle ile senaryo üzerinde çalışıyorduk. Üzerinde bir hayli yol aldıktan sonra, kendisi bir çok aktör ve aktrisle senaryoyu paylaştı. Williams'ın kabul edeceğini hiç düşünmemiştik, ama etti ve evet dedi! 2 hafta sonra onunla birlikte doğu Londra'da bir yerde setteydik. İnanılmaz bir şeydi!

Şarkı sözlerini nasıl yazıyorsunuz, neler size ilham veriyor?

Bir çok şeyden ilham alıyoruz. Çevremizde ve kişisel olarak hayatlarımızda olup biten her şeyden ilham alıyoruz. İlk albümdeki ilham kaynağının temeli, memleketimizden Londra'ya taşınmak oldu. (İngiltere'nin kuzeyinde, deniz kenarında yer alan Bridlington adında küçük bir kasabaydı) Bu bizim için çok büyük bir şeydi. Sevdiklerinden, arkadaşlarından ve ailenden uzağa taşınmak, alışmamız için oldukça vaktimizi aldı. Tabii bir de denizden uzaklaşmak. 

Yeni albüm planları var mı?

Şu anda "yazma modu" dediğimiz bir süreçteyiz. Her gün yeni şarkı fikir ve konseptleri üzerinde çalışıyoruz. Henüz yeni albüm için kesin bir planımız yok, ama yeni şarkılar yakında geliyor!


1 Mart'ta Salon İKSV sahnesinde olacaksınız. İstanbul'daki ilk performansınız olacak, neler hissediyorsunuz?

Sabırsızlanıyoruz! Dünyanın değişik bölgelerinde, hele de daha önce gitmediğimiz yerlerinde, çalıyor olmak inanılmaz! Türkiye'deki müzik atmosferi hakkında bir şey bilmiyoruz ama dahil olmak ve öğrenmek için çok heyecanlıyız!

Bugünlerde kimleri dinliyorsunuz?

Çok farklı türlerden müzikler dinliyoruz. Son günlerden Amber Run'ın yeni şarkılarını dinliyorum. Damien Rice ve Angel Olsen dinliyorum. Yeni şeyler dinlemek için sürekli araştırıyoruz. 

Yakın gelecek için planlarınız neler?

Yılın sonuna doğru yoğun bir tura çıkmaya hazırlanıyoruz, yaz boyunca festivaller ve arada da yeni şarkılar yazmak var. Yoğun bir yıl olacak!

Aşağıdaki cümleleri nasıl tamamlarsın?

- Müziksiz bir dünya çok ruhsuz olurdu.
- Müzisyen olmasaydım, bilim insanı olurdum.
- Yeni bir grup kursaydım, adı Wolfpack olurdu.
- Bazen kendimi sokakta yürürken şarkı söylerken buluyorum. İnsanlar muhtemelen deli olduğumu düşünüyorlardır.
- Neşelenmek için, müzik yaparım.

Cevaplar için teşekkürler. Eklemek istediğiniz bir şey varmı?

Teşekkürler! Oraya gelip sizinle olmak için sabırsızlanıyoruz! 1 Mart'ta görüşürüz!



Yorumlar