Ana içeriğe atla

MÜZİK FESTİVALLERİ İÇİN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK


Festivallerin karbon ayak izini düşürmek, çevreye verilen zararı minimize ederken, bu konuda duyarlı katılımcıların dikkatini çektiği ve sponsorlar dahil toplumun büyük bir kısmından da takdir topladığı için son yıllarda organizatörlerin hassas olduğu konulardan biri haline geldi.

İngiltere’de Shambala Festival, Finlandiya’da Flow Festival gibi Avrupa’nın bi çok festivali sürdürülebilirlik konusunda çok ciddi adımlar atıyor. Hatta sektörün güçlü olduğu ülkelerden İngiltere'de; sadece bu iş için kurulmuş ve büyük festivallere danışmanlık hizmeti veren şirketler var. Türkiye’de de organizatörlerin önemsemeye başladığı konu, önümüzdeki süreçte sponsorlar için de verecekleri kararlarda kritik rol oynayacak. Peki festivaller, karbon ayak izlerini azaltmak için neler yapabilir?


1.     Enerji

Yapılan araştırmalara göre, bir festival katılımcısı günlük ortalama 2.3 kg CO2 emisyonuna neden oluyor. Yani 20.000 kişinin katıldığı 3 günlük bir festival, ortalama 138.000 kg emisyon üretiyor! Bu emisyonun %65’ine neden olan en büyük “suçlu” ise, sahne ve yeme içme alanlarına elektrik sağlayan jeneratörlerin kullandığı dizel yakıtlar. Daha iyi bir enerji planlaması, hibrit teknolojiler, solar paneller ve biofuel gibi yenilenebilir enerji kullanımı ile bu emisyonu azaltmak mümkün.


2.     Ulaşım

Genellikle insanlar festivallere ulaşmak için uzun mesafeler katediyor ve bu da yüksek karbon emisyonu demek. Katılımcıların festival alanına ulaşım tercihleri, karbon emisyonu açısından oldukça kritik. Yapılan bir araştırmaya göre insanların %70’i festivallere kendi araçlarıyla gidiyor ve bu araçlarda 1 ya da 2 kişi yolculuk ediyor.

Festival noktalarının toplu taşıma ağı içerisinde yer alması bu nedenle önemli. Öte yandan festival organizatörlerinin toplu taşımayı teşvik etmek için festival bileti alanlara indirimli toplu taşıma imkanı sunmaları veya araç park ücretlerinde “paylaşımlı araç” kullananlara indirim yapmaları artık sıkça rastlanan kampanya örnekleri. Bu anlamda yurt dışındaki festivaller araç paylaşım aplikasyonları BlaBlaCar ya da LiftShare gibi oluşumlarla çeşitli anlaşmalar yapıyorlar. Bazı festivallerse, otobüsle ya da bisikletle gelen kullanıcılara yeme-içme alanlarında indirim sağlayarak bu araçların kullanılmasını teşvik ediyor.


3.     Çevreye Duyarlı Yeme-İçme Alanları

Bir festivaldeki yeme-içme operasyonu; yiyeceklerin üretiminden alana taşınmaları için harcanan enerjiye ve üretilen yiyeceklerin oluşturduğu atığa kadar bir çok noktada karbon emisyonunu etkiliyor. Ayrıca et yoğun yiyecekleri de emisyonu artırıyor.

Günümüzde festivaller vegan/vejeteryan yiyecek çözümlerine odaklanırken, sadece lokal üreticilerle çalışmayı ön plana çıkartıyorlar.


4.     Çöp Yönetimi ve Plastik Kullanımı Azaltmak

Müzik festivalleri büyük miktarda çöp ve atık üretir. Ve bu atıkların ciddi bir bölümü maalesef plastikten oluşuyor. Bu nedenle festivallerin yeme-içme alanlarında tek kullanımlık plastiklere yer vermemesi ve çöp ayrıştırması oldukça kritik bir konu. Depozitolu bardak kullanımı veya geri dönüşümlü mataralarda ücretsiz su dağıtımı bu anlamda son zamanlarda festivallerde sıklıkla gördüğümüz bir yöntem.


5.     Tuvaletler

Her çektiğimiz sifonda ortalama 15 litre su harcıyoruz. Festival alanlarında son yıllarda kullanılan kompost tuvaletler hem su tüketimini sonlandırıyor hem de insan kaynaklı atıkları dönüştürüyor. Kompost tuvaletler en basit anlatımıyla; su kullanımına gerek duymadan insan dışkısını gübre haline getiren bir sistem. Avrupa ve Amerika’da evlerde de kullanılmaya başlanan bu sistemler çevreye zarar vermezken aslında toprak için de oldukça faydalı bir ürün (gübre) üretir hale geliyor. Sistemin nasıl çalıştığını merak edenler bu videoyu izleyebilir.

Örneğin Portekiz’de gerçekleşen Boom Festival, 348 adet kompost tuvalet kullanarak ortalama 500.000 litre su tasarrufu sağladı. Aynı zamanda 30.000’den fazla katılımcıdan topladığı tonlarca gübre ile toprağa katkı sağlamış oldu.


6.     Dijital Biletleme

Kağıt bilet bastırmak; basımda kullanılan kağıdın yanı sıra mürekkep ve baskı için tüketilen enerji de düşünülürse, çevre için oldukça maliyetli bir seçenek. Son yıllarda bir çok festival sadece dijital biletleme ile çalışıyor. Kullanıcıların cep telefonlarına ulaşan biletler, çalınma, unutulma, kaybolma gibi riskleri de ortadan kaldırıyor.

Yorumlar