Dün itibariyle, müzikseverlerin büyük bir özlemle beklediği One Love Festivali'nin 15. edisyonu, yine çok özlenen bir konser mekanında, Parkorman'da vuku buldu. Ancak hem festival öncesinde ve hem de dün festival alanında yaşananlar dolayısıyla, festival özellikle sosyal medyada ciddi eleştirilere maruz kaldı.
Aslında festivale 1 hafta kala duyurulan Ezhel konserinin iptali, Ezhel heyecanıyla bilet alan müzikseverlerde yeter miktarda bir hüzne neden olmuştu. Ancak belki de Ezhel fanlarının tutan ah'ları nedeniyle aksilikler festivalin peşini hiç bırakmadı.
YEME-İÇME VE TUVALET KONUSU
Her şeyden önce şunu ifade etmek gerekir. Dünden beri okuduğum yorumlarda çok fazla sayıda "tuvalet kuyruğu, yeme-içme ve bar kuyruğu" şikayetleri görüyorum. Arkadaşlar, maalesef bu konu festival hayatının fıtratında var, ve henüz dünyanın hiçbir yerinde konu çözülebilmiş değil. Sanıyorum şu an 19-20 yaşlarını yaşayan gençlerin, ülkedeki festival kıtlığından dolayı bazı şeyleri ilk kez deneyimlemeleri, bu tür şikayetlerin doğmasına neden oluyor.
Dolayısıyla dün gördüğüm yeme içme ve tuvalet operasyonlarında, alışıla gelmişin dışında bir gariplik yoktu.
PROGRAM AKIŞINDAKİ TERSLİKLER - GAYE SU AKYOL MEVZUSU
Festival organizasyonu açısından dün yaşanan en büyük talihsizlik bence duyurulan line-up'ın saatlerinde yaşanan ciddi sarkmalar oldu. Konserlerin 15-20 dakika geç başlaması bir çok açıdan tolore edilebilir ama bu gecikmenin saatleri bulması müzikseverler açısından pek keyifli bir durum değil.
Kendine Has sahnesinde Gaye Su Akyol için bekleyen kitlenin sinirleri, sanatçının Polonya'dan gelecek uçağının 3 saate yakın rötar yapması ve bu da yetmezmiş gibi sonrasında ekibin bavullarının kaybolması nedeniyle oldukça gerildi. Hem Gaye Su Akyol, hem de aynı sahnede yer alacak Oh Land konserleri, ilan edilenden saatler sonra gerçekleşebildi.
THE BLAZE KONUSU
Dün akşam festivalin head-liner'larından birisi The Blaze'di. Konserin başlamasına dakikalar kala, sanıyorum klişe bir teçhizat / gümrük sorunu nedeniyle, konserin gerçekleştirilemeyeceği ve bir sonraki akşam 21.00'e ertelendiği duyuruldu.
Genel olarak düşünüldüğünde sadece The Blaze için gelenler, şehir dışından gelerek kalacak yeri olmayanlar için gerçekten tatsız bir durum. Ancak bu da maalesef, pek sık karşılaşılmasa da, festivallerin istenmeyen gerçeklerinden birisi olabiliyor.
Örneğin geçtiğimiz sene Madrid'de gerçekleşen Mad Cool Festivali'nde Massive Attack, sahne önündeki kalabalığı saatlerce beklettikten sonra, konsere çıkmayacaklarını duyurmuş ve gerekçe olarak da diğer sahnedeki Franz Ferdinand konseri ses düzeninin kendi konsantrasyonlarını bozacağını belirtmişti. Maalessef bunun gibi bir çok yaşanmış örnek mevcut.
Evet istenmeyen durumlar, ama oluyor arkadaşlar. Öte yandan Büyük Ev Ablukada'nın festival ruhuna uygun enerjik performansı, bence "gündüz" seansının kapanışını tatlıya bağlamış oldu.
PARKORMAN'LA VUSLATA ERİŞ
Her türlü aksiliğe rağmen, İstanbul'un güzide festival mekanı Parkorman'la vuslat, görebildiğim kadarıyla ciddi bir kitlede mutluluk uyandırmaya yetti. Geniş festival alanı sayesinde aralarında mesafe olabilen farklı sahneler, çevrenin ağaçlarla kaplı olması ve baktığında tek bir beton yükselti görmüyor olmak gibi konular hepimize iyi geldi.
Parkorman gibi mekanların aktif olması, One Love gibi festivallerin -tüm aksiliklere rağmen- var olabilmesi müzikseverler için hava gibi, su gibi önemli şeyler. Kıymetini bilelim.
Akşam The Blaze konserinde görüşmek üzere.
Yorumlar
Yorum Gönder